Dinlenmişsin, dünya seni rehin almamış. Öylesine dinlenmişsin ki, yeniden senin için gerçekten mühim olan şeyleri önemsiyorsun.
Dinlenmişliğin seni cesur, cömert, adeta hayata açık bir davetiye halinde kılıyor. Bu versiyonun hatırlamak istediğin biri, diğerlerinin de tanımasını ve hatırlamasını istediğin kişi.
Kendine şunu ya da bunun gibi bir şeyi derken buluyor musun?
“Hah! Hayallerimdeki dünyada! “Öldüğümde belki” “Bir türlü olmuyor”
Dinlenebilir misin? Dinlenmeye ihtiyacın var gibi.
İçinde olduğumuz bu 2 yıllık süreç hızlandırılmış kurs kıvamında. Artık anladın biraz belki sen de benim gibi. İçinde bulunduğumuz dönemeç, özellikle önümüzdeki üç ay her halükarda bizi mecbur kılmakta buna.
Tüm bu değişim ve dönüşüm yoğun bir gölge çalışmasını, pratik eylemleri, uygulamayı, hayata geçirmeyi, körleşmiş kalıplarını görmeni talep ediyor.
Niyetin ne?
Kendine 7. Çakranın sorusunu sorabilir misin “Neden?”
Bu sorunun tek bir cevabını almak için değil, içine gevşeyebilmek, bağlantı kurabilmek, sonuçlarını nedenlerine bağlayıp bütünlenmek, varlığını, titreşimsel frekansını inceltmek, karmaşayı rafa kaldırmak için.
Nedenlerin seni, varlığın gerçek sahibi olan tek Nedenle muhabbetine yöneltsin.
Niçin ve nasılları biraz bırakabilir misin?
Yorgunsun, zira tüm yükü sırtlandın, sırtın ağrıyor.
Tüm problemleri kendi başına çözdün, çözüyorsun, başın ağrıyor.
Diş problemlerin var, inat ediyorsun âşikar olanı görmeye.
Başın dönüyor, belirsizlik döndürüyor; ne olacağını bilmek istiyorsun.
Uyuyorsun, rüyaların yoğun, seni bırakmıyor.
Dinlenmek nasıl bir şey hatırla.
Dinlenmek nasıl olmak istediğin ve ne yapmayı sevdiğin arasında bir diyalog.
Dinlenmek, alma verme dengesinin özü.
Dinlenmek, fiziksel psikolojik ve zihinsel olarak hatırlamak demek. Bu hatırlayış mutmain olman, emin olman demek.
Dinlenmek, öz benliğine eve dönmek.
Dinlenmek yeniden ve hep korkusuzca hayal kurabilmek demek.
Dinlenmek, belirlenmiş, bitmek bilmeyen dışsal hedefler aracılığıyla kendini ödüllendiren kamçılardan, tükenmişlikten, konfor alanından, alışıldık benlik hapishanesinden vazgeçmek.
Dinlenmek, endişeden ve eğer sen bir şey yapmazsan dünyada bir şeylerin yolunda olmadığı, olamayacağına körü körüne inancını bırakmak.
Dinlenmek, geriye yaslanmak ve içsel durağan bir hale bürünmek değil, doğal alışverişe, şimdiye izin vermek. Nefes gibi.
Şimdide titreme de, kahkaha da, sakinlik de, gözyaşı da, korku da, rahatsızlık da mevcut.
Dinlenmek, doğal akışta olanla beraber olmak, ne kabul etmek ne reddetmek.
Dinlenmek, kendine ödemekle yükümlü olduğun borcun.
Dinlenme temelini besle güzelce, üstüne inşâsı öylesine kolay olsun her şeyin.
Sen bilirsin de hayata, Sen bildirirsin.
Bình luận